Oğlum eylül başında kız arkadaşıyla geldi. Kız arkadaşı Türkiye’ye ilk defa geliyordu. Biz oğlumun arkadaşını kızımız olarak kabul ettik.
Oğlum “Önce İstanbul’u gezelim.” dedi. Biz de “Peki“ dedik. İstanbul’a gittik. Eminönü’ne gittiğimizde Mısır çarşısını görünce hemen tanıdı. Ben oğluma nasıl yani der gibi baktım. Oğlum Portekiz televizyonlarında Türk dizilerinin çok popüler olduğunu söyledi. Mısır çarşısının dışı ve içini büyük hayranlıkla gezdi ve fotoğraf çekmeyi unutmadı. Çok mutlu olmuştu.
Eminönü ve Karaköy arasını yürüdük. Etrafına hayranlıkla bakıyordu. Karaköy’de tünele bindik. Kızımıza bu tünelin dünyanın ilk tünellerinden olduğunu söyledik. Çok şaşırdı ve mutlu oldu. Beyoğlu Tünel’e çıktık. Nevizade’yi gezdik. Yorulmuştuk, Beyoğlu öğretmen evine uğradık. Çayımızı içerek dinlendik. Öğretmen evinden çıktık. Oğluma “Galata Kulesini görelim.” dedim. “Tamam” dedi.
Galata Kulesi’nin oraya vardığımız zaman kızımızın şaşkınlığı daha çok arttı. Bol bol fotoğraf çekildik. Kalabalığın en yoğun olduğu zaman diliminde oradaydık. Burasının her zaman böyle olduğunu söyledik.
Oğluma “Biz buradan ayrılalım.” dedik. “Tamam baba “ dedi. Biz İzmit’e döndük. Ortaköy’de bir otelde iki gün daha kalarak İstanbul’u gezdiler. İzmit’e döndüklerinde gezdikleri yerleri anlata anlata bitiremediler. Tarihi yarımadayı özellikle Yerebatan Sarnıcını, Ayasofya’yı , Sultan Ahmet Köftecisi’ni çok beğenmişler. Boğaz turu yapmışlar.
İstanbul’un üç günde gezilecek yer olmadığını ve daha görülecek çok yer olduğunu söylediğim zaman “Bir dahaki gelişimizde gezeriz.” dediler.
Pandemi nedeniyle dört senedir gelemeyen oğlumla kızımız için Marmaris Bozburun’a Kocaeli merkezli Uniteam turizm şirketi ile gittik. Uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra Bozburun’a vardık. Otelimize yerleştik. Bir hafta önce giden Şemsettin Karagöz öğretmenim şu odalarda kal dedi. Bize söylediği odaları ayırttık. Odalarımızın manzaraları görülmeye değerdi. Şemsettin öğretmenim görülmesi ve gezilmesi yerler hakkında bilgi vermişti.
Denizi, doğası ve havası pek bozulmamış olan Bozburun, yatların merkezi durumundaydı. Denizi çok temizdi. Oğlum kızımız ve ben hemen denize girdik. Deniz tüm yorgunluğumuzu almıştı. Tüm gün denize girerek günü tamamladık. Akşam üzeri balkondan güneşin batışını bira içerek seyrettik. Manzara gerçekten inanılmazdı.
Selimiye’ye gitmek için tur arkadaşlarımızla minibüs tuttuk. Selimiye Bozburun’a göre daha gelişmiş durumda. Gezdik, keçi sütünden dondurma yedik. Kızımız dondurmayı çok sevdi. Okulların açılmasından ötürü yerli misafirler yerine yabancı misafirler çoğunluktaydı. Kızımız Selimiye’yi de beğendi.
Ertesi gün Gemi turuna katıldık. Tur ile geldiğimiz arkadaşlar ağırlıklıydı. Dört koy gezdik. Gemi turu, birlikte geldiğimiz arkadaşlarla samimiyetimizi daha çok pekiştirdi. Gemide samimi ortam geliştikçe turun tadı daha güzelleşti. Her koyda denize giriyoruz. Kızımız çocuklar gibi seviniyor. Biz de kızımız mutlu oldukça seviniyorduk. Silvia bizim kızımız olmuştu.
Tüm koylarda denize girdik. Altımızda balıklar dans ediyor, biz denizin üstünde dans ediyorduk. En son koya geldiğimiz zaman denizin rengi, temizliği mükemmeldi. Denizin sığ ve kum olması nedeniyle eşimin denize girmesi beni ve çocuklarımızı mutlu etti. Oğlum ve kızımız anneleriyle denize girmenin keyfini çıkardılar.
Turun dördüncü günü denize girdik ve dinlendik. Bozburun’un fazla bozulmamış olması hepimizi sevindirdi.
Beşinci gün uzun ve yorucu yolculuk sonrası İzmit’e döndük. Kızımız Silvia’yla Kapanca sokakta Sude Ocakbaşı Ümit Usta’nın yerinde lahmacun yedik. İlk defa lahmacun yedi ve çok beğendi. Köfteyi çok sevdi. Portekiz’de küçük balık yokmuş. Perşembe pazarına gittik. Pazar yerini görünce şaşırdı. Gürültüden birbirimizi duyamıyorduk. Hamsi aldık, tavasını yaptık. Severek yedik. Arkadaşlarına hediyeler aldılar.
Bu arada oğlumun makalesinin hakemli dergide kabul edildiğini sevinçle öğrendik.
Dönüş zamanı geldi. Çocukları İstanbul Havaalanı’na götürdüm. Ayrılık zamanı geldiğinde ikimizinde gözleri doldu. Birbirimize sarıldık, oğlum da duygusallaştı. Vedalaştık. Kızımız ve oğlum şimdiden gelecek senenin planlarını yapmaya başladılar.
Türkiye yeni bir turizm elçisi kazandı.
Yorum yazarak Son Kale Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Son Kale hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Son Kale editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Son Kale değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Son Kale Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Son Kale hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Son Kale editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Son Kale değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(1)İsmail - Leziz bir yemek tadında bir tanıtım yazısı okuduk. Çok güzeldi. Hepsi için yazarımıza ve aileye 'Afiyet olsun' diyoruz.
Yazılan yorumlardan Son Kale hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Son Kale editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Son Kale değil haberi geçen ajanstır.